Erken boşalma 40 yaşın altındaki erkeklerde en sık görülen cinsel problem! Bu sorun sadece erkeklerin problemi de değil! Geçtiğimiz yıl Avrupa Cinsel Sağlık Birliği bünyesinde İspanya, İtalya, Almanya, Portekiz, Avusturya, İngiltere, Fransa, Finlandiya, İsveç’in de içinde bulunduğu uluslararası bir araştırma ile erken boşalmanın çiftleri nasıl etkilediğini inceledik. Buna göre erken boşalma yaşayan 3 erkekten birinin depresyonda olduğunu, 10 kadından dördünün de eşinin erken boşalması nedeniyle cinsellikten zevk alamadığını net olarak araştırma sonuçları ortaya koymuştur. Yani erken boşalma partnerleri de en az hastalar kadar etkiliyor, çiftleri ve bireyleri cinsellikten uzaklaştırıyor.

Tüm bu rakamlar bir araya getirildiğinde, Uluslararası Cinsel Tıp Birliği erken boşalmanın tanı kriterlerini ortaya koyuyor. Buna göre erken boşalma; boşalmanın vajina girişi öncesinde veya girişten sonra yaklaşık 1 dakika içinde olmasıyla tanımlanıyor. 60-240 saniye arasında oluşan boşalmalar da muhtemel olarak erken boşalma sorununuz olduğu anlamına geliyor. İleri vakalarda penise herhangi bir uyarı olmadan yalnızca cinsel düşünceler bile dahi boşalmayı tetikleyebiliyor. Ayrıca boşalmanın süresi kadar, boşalmayı erteleyebilme kabiliyetiniz, cinsel tatmin seviyeniz ve erken boşalmanın sizde ve partnerinizde yarattığı olumsuz etkiler de erken boşalmanın tanısında önemli kriterler! Bu ayrıntılar, erken boşalmanın ciddiyetini de belirliyor! En önemli faktör ise boşalmanın çiftin isteğinden önce olması ve tatmini azaltması!

Erken boşalma erkeklerde stres, özgüven eksikliği ile hayal kırıklığı, utanç, endişe hislerine yol açıyor. Ancak erken boşalma aslında çiftin ortak sorunu. Bir çok kadın ilişkinin başlarında partnerleriyle erken boşalma hakkında konuşmaktan kaçınıyor. Eşlerinin özgüvenini zedelemekten veya duygularını incitmekten korkuyor. Ayrıca çoğu, erken boşalmanın zamanla geçeceğini düşünüyor. Oysa erken boşalma kadınlar için cinsel birleşmeden alınan zevki ve orgazmı azaltıyor. Bir süre sonra cinsel istekte düşüş başlıyor. "Hep kendi zevkini düşünüyor, hiç benim tatminime önem vermiyor" diye düşünceler ve eşe öfke oluşabiliyor. Erkek sorunu görmezden geliyorsa öfke, kırgınlık, hayal kırıklığı hisleri artıyor. Cinsel problemler ilişki çatışmalarına dönüşüyor. İşte, bu nedenle erken boşalmanın tedavi edilmesi hem cinsel yaşam hem de çiftin ilişki kalitesi için gerekli.

Tüm dünyada 2025 yılında 322 milyon erkeğin sertleşme sorunu yaşaması bekleniyor. Türkiye’de ise 10 erkekten 7’si sertleşme sorunu yaşıyor. Sertleşme sorununun ana nedenleri arasında damar hastalıkları birinci sırada yer alıyor. Kalp-damar problemleri, şeker hastalığı, yüksek tansiyon başta olmak üzere damar hastalıklarında sertleşme sorunu ilk belirti de olabiliyor. Şeker hastası olan erkeklerde sertleşme sorunu riski tam 3 kat artıyor. Hatta şeker hastalığı tanısı konulduktan yaklaşık 10 yıl sonra hastaların tamamında sertleşme sorunu görülüyor.

Sertleşme sorunu birden fazla şekilde gelişebilir. Eğer; 
• Cinsel birleşme için yeterli sertleşme sağlayamıyorsanız 
• Penisteki sertliği sağlasanız da ilişki boyunca sürdüremiyorsanız 
• Sertleşme kalitesinde eskisine oranla azalma varsa 
• Sertliği devam ettirememe korkunuz oluştuysa sertleşme fonksiyonlarınızda ciddi bir sorun var demektir.
Hangi hastalıklar ve durumlar cinsel problemeler yaşamamı sağlar? Damar sorunları, Şeker hastalığı, Kilo fazlalığı, Hareketsizlik, . Uyku sorunları, Hormonsal dengesizlik, İlaçlar Birçok tansiyon, kolesterol, kalp, ülser ilacı, bazı idrar söktürücüler, uyarıcı ya da uyutucu ilaçlar, hormonlar, antidepresanlar sertleşme sorununa yol açabiliyor.Sinirsel nedenler (Multiple skleroz, parkinson, inme gibi sorunlarda sertleşme işlevi bozuluyor.) Cerrahi işlemler (Beyin-penis hattına zarar verecek işlemler ile penis lokal dokusunda hasar yaratan ameliyatlar sonrasında da sertleşme sorunu görülüyor.) Prostat sorunları, Penis eğriliği, Sigara , Aşırı alkol, Uyuşturucular, Yoğun Stres, Depresyon, Performans endişesi

1.Testosteron hormonunun düşüklüğü
2. Öfkeli, endişeli veya depresif bir ruh hali, aşırı stres
3. Hastalıklar, ameliyatlar, ilaçlar (antidepresanlar, kalp hastalıkları, diyabet, tiroit problemleri, böbrek-karaciğer sorunları, ağrı gibi...)
4. Cinsel sorunlar (sertleşme problemi, erken boşalma, penis boy ve hacim yetersizlikleri, performans endişesi gibi)
5. Partnerin cinsel sorunları (vajinismus, orgazm problemi, cinsel isteksizlik gibi)
6. Cinsel arzuları, düşünceleri veya cinsel sorunları eşle paylaşamamak
7. Rutin, heyecandan yoksun bir cinsel yaşam, zaman yetersizliği
8. İlişki sorunları, tartışmalar, gerginlikler
9. Yanlış cinsel bilgiler, olağan dışı beklentiler
10. Kötü beslenme, hareketsizlik, yoğun sigara-alkol

Erkeklerin her zaman cinsellik arzu ettikleri ve cinselliğe her zaman hazır oldukları ile ilgili yaygın bir şehir efsanesi var. Günümüzde birçok kadın, eşlerinin cinsellikten uzak durmasından ve isteksizlik yaşamasından şikayetçi. Yani artık “Başım ağrıyor” diyen taraf erkekler! Siz de isteksizlik ve motivasyon kaybı mı yaşıyorsunuz? Bunun yanında genel cinsel iştah ve uyarılmanızda, sabah sertliklerinizin sıklığı ve kalitesinde düşüş mü var? Görsel uyaranlara verdiğiniz cinsel tepkiler azaldı mı? Eskiden cinsel dürtüleriniz bir düşünceyle bile tetiklenebilirken artık daha dokunmatik uyarılara mı ihtiyaç duyuyorsunuz? Evet cinsel isteksizlik yaşıyorsunuz demektir.

Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de yaşam süresi uzadı. Artık 100 yaşına kadar yaşamak hayal değil. Hatta şekli, süresi ve yapılan davranışlar değişse de cinsel hayat 100 yaşına kadar bile devam edebilir. Burada önemli olan vücudunuzdaki fizyolojik değişimleri bilmeniz, doğru yaşam alışkanlıkları ve gerektiğinde Netteurolog ekibi kontrolünde medikal tedavilerle cinsel fonksiyonlarınızı desteklemeniz. 

Günümüzde artık pek çok çift orta yaşlardan sonra son derece keyifli ve aktif bir cinsel yaşama sahip olabiliyor. Önemli olan yaşayacağınız fizyolojik değişimleri bilmeniz, karşınıza çıkabilecek engellere hazırlıklı olmanız ve olası cinsel sorunları nasıl çözebileceğinizi bilmeniz.Orta yaşlardan itibaren tüm vücut hücrelerinde olduğu gibi cinsel fonksiyonlarda da bir yavaşlama meydana geliyor. Erkeklerde testosteron hormonu 30'lu yaşlardan itibaren %1.2 azalıyor ve bu düşüş 40-50li yaşlarda klinik şikayet yaratacak boyuta geliyor. Sonuçta erkeklerde sertleşme sorunu, libido kaybı, boşalma süresinde değişim görülebiliyor. Diyabet, yüksek tansiyon, kalp sorunları, nörolojik problemler, idrar kaçırma ve pek çok hastalıkta cinsellik olumsuz etkileniyor. Kullanılan ilaçlar, geçirilen ameliyatlar riski yükseltiyor. Bunlara ek olarak yaşanan duygusal sıkıntılar, orta yaş krizleri, ilişki çatışmaları, vücut imajı sorunları, cinsel iletişimsizlik ve stres de cinsel tatmini düşürebiliyor. Tüm bu değişimler ve riskler cinselliğin sonlandığı anlamı taşımıyor. Günümüzde cinsel sorunlar artık başarıyla tedavi edilebiliyor. Karşınıza çıkan engellerde pes etmediğinizde, cinsellikten vazgeçmediğinizde ve altın yıllara adapte olmak istediğinizde size önerebileceğimiz pek çok çözüm yolu var. Siz de altın bir çift olabilirsiniz.

Penis eğrilikleri doğuştan veya sonradan meydana geliyor. Sonradan gelişen penis eğriliklerinin arasında en yaygın olanı Peyronie hastalığı. Bu hastalıkta peniste plak tarzında sert alanlar meydana geliyor ve plakların yerine göre penis eğriliyor. Sertleşme anında ağrı ve acı oluşabiliyor. Sertleşme fonksiyonu bozulabiliyor.